KGOS 23. Tur || Sıkı Fıkı ~ Yorum


Herkese Merhaba
Yepyeni bir kitap yorumu ile karşınızdayım.
Gurmeler hız kesmeden kitap turlarına devam ediyor. (=

Karmakarışık ve Darmadağınık'tan tanıdığımız Matthew ve Delores çiftinin hikayesini okuyoruz bu kitapta. 

Matthew gününü gün eden, son derece çapkın ve ciddi ilişkilerden uzak duran esas oğlanımızdır. 


Delores ise striptizci görünümlü bir kimyagerdir. Delores, kendini erkeklere kapamış, güven sorunları olan sadece günü birlik ilişkiler yaşayan, kafasına estiği gibi davranan, biraz da dengesiz kızımızdır. 



Hikaye, Matthew'un Dee'yi görmesi ile başlıyor. İkisinin arasında elle tutulur bir çekim oluyor. Dee, başta ondan kaçmaya uzak durmaya çalışsa da Matt'e bir şans veriyor ve denemeye karar veriyor.


Başlarda her şey sadece yatak arkadaşı gibi görünse de zaman ilerledikçe birbirlerine olan bağları kuvvetleniyor ve olay farklı boyutlara taşınıyor. Matthew, Dee'yi sadece yatağında değil, yanında ve her zaman hayatında istiyor. 


Eh, işlerin ters gittiği kısımlarda olmuyor değil. Ama çiftimiz zor gibi görünse de mutluluğu ellerinden kaçırmıyorlar.


Matthew, Drew Evans kadar olmasa da onu da sevdim. Dee'ye bazı kısımlarda, özellikle sürekli geçmişine saplanıp kalması, ben kendi başımın çaresine bakarım ayakları beni sinir etti. Çünkü, Matt onu sevdiğini kanıtlamak için o kadar çok şey yaptı ki.. Buna rağmen hala böyle düşünmesine sinir oldum. Ama en sonunda doğru yolu buldu en azından.. (=


Değinmek istediğim bir karakter var. Mackenzie (ismi böyleydi sanırım) Drew'un küçük yeğeni. Kitapta bir sahnede Dee-Dee ve Matt, Mackenzie ile hayvanat bahçesine gidiyorlar. Bir konuşma oluyor ve o konuşmada "azgın" kelimesi geçiyor. Mackenzie bu kelimenin anlamını sorduğunda "çok heyecanlı" karşılığını alıyor. Sonra Mackenzie eve gittiğinde yeni oyuncaklarını görünce "çok azgınım" diye bombayı patlatıyor. Eh, annesinin bakışlarını tahmin ediyorsunuzdur. (Bunu neden paylaşma gereği duydum bilmiyorum ama okurken beni en çok güldüren sahnelerden biriydi.) 

Kitabın konusu klasik. Ama yazarın eğlenceli anlatımı ve karakterleri kitabı sevmenize ve bağlanmanıza neden oluyor. Kitabın Matt'in bakış açısıyla anlatılması da çok hoşuma gitti. Ben asıl Bayan Kaltak ve Steven'in hikayesini merak ediyorum. Onların kitabı var mı yoksa yazar yazmayı düşünür mü, merak içerisindeyim. (=


Kitabın sonunda bonus bölümü var ve en sevdiğim kısım bu bölüm oldu. Bu bölümde bizleri Drew ve Kate karşılıyor ve onların sahnelerini okurken ne kadar özlediğimi fark ettim. Kitabın çevirisi ve redaksiyonu güzeldi. Yalnız kapak resmi, serinin ilk iki kapağı ile uyumlu durmuyor ama bu kapağı da sevdim ben. Ve serinin dördüncü kitabının bir an önce çıkmasını istiyorum. Çünkü okumak için sabırsızlanıyorum. Beni deli eden kısımlar dışında kitabı genel olarak sevdim. Kitap eğlenceli bir anlatıma sahip ve okumayanlara Sıkı Fıkı'yı okumalarını tavsiye ederim. (=


Pinterest shareGoogle Plus share

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI