Bakire / YORUM

 
Bu kitap bu kadar sıkıcı olmak zorunda mıydı? Hayır nasıl bu kadar ödül aldı şaşırdım doğrusu. 250 Sayfa da can sıkıntısından ölüm resmen. Sonlara doğru biraz hareket kazandı ama yine de sıkıcıydı. Okuduğum zamana yazık oldu.
17 Yıl önce işlenmiş bir cinayet yıllar sonra gün yüzüne çıkıyor. Soğuk bir kış gününde kim olduğu belli olmayan bir kadın cesedi buluyorlar. Ve halk aralarında para toplayıp isimsiz kadına bir mezar yapıyorlar. Adına da bakire diyorlar. -Mezarın adının bakire olmasıyla alakası yok. Çünkü kız öldürülmeden önce hamileydi-
Mezarın doğaüstü özellikleri olduğuna inanılıyor. Hastalıkları iyileştirildiğine inanılıyor. Bunu duyan çevre sakinleri de mezara akın ediyor. Bundan rahatsız olan Abby ise bu noktada harekete geçiyor. Kızın kim olduğunu peşine düşüyor ve öğrendiği gerçekler onu tepe taklak ediyor.
Abby'nin 17 yıl önce sevdiği adam Mitch'in babası kıza o zamanda tecavüz etmiş. Kız da bebekten vazgeçmeyince onu doğurmaya karar vermiş. Kızın hamile olduğundan Mitch'in babasının ve annesinin haberi var. Kimse olayları duymasın diye kızı bodrum gibi bir yerde saklı tutmuşlar. Kız doğumu yapınca Mitch'in annesi kızı çırılçıplak soyup karın ortasına bırakmış ve kız oracıkta ölüvermiş.
Yani kısacası sahipsiz mezarın sahibi Sarah adında temizliğe giden bir gündelikçiymiş. Ne hazin son öyle değil mi?
Bütün bu sır perdesini son bölümlerde öğreniyorsunuz. Ve ilk bölümlerde pek bir şey olduğu yok. O yüzden bana sıkıcı geldi. Bu kitabı okuyup da farklışünenler ya da benim gibi düşünenler varsa yorumlarınızı bekliyorum.
 
Puanım;2
 
Pinterest shareGoogle Plus share

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI