LUX 2 - ONİKS / ALINTILAR
*
Carissa : Teşekkür ederim. Lesa sana şunu söylememi istiyor.
"Daemon bugün seksi gözüküyor." Ben de aynı fikirdeyim.
Sessizce güldüm ve şöyle cevap verdim:
"Daemon her zaman seksi gözüküyor!!!"
Sessizce güldüm ve şöyle cevap verdim:
"Daemon her zaman seksi gözüküyor!!!"
*
Katy: (iç ses)
Daemon'dan hoşlanıyordum.. ondan gerçekten , "gerçekten" hoşlanıyordum.
Daemon'dan hoşlanıyordum.. ondan gerçekten , "gerçekten" hoşlanıyordum.
*
Daemon : (iç ses)
"Onu güvende tutmak için ne gerekirse yapardım. Öldürürdüm . İyileştirirdim . Ölürdüm . Ne olursa." Çünkü her şeyimdi o benim."
"Onu güvende tutmak için ne gerekirse yapardım. Öldürürdüm . İyileştirirdim . Ölürdüm . Ne olursa." Çünkü her şeyimdi o benim."
*
Katy: Nasıl olur da beni hala arzulayabilirsin ?
Dameon : Ha , seni hala boğmak istiyorum. Ama ben deliyim . Sen kaçıksın . Belki de o yüzden .İkimiz de balatayı sıyırmışız.
Dameon : Ha , seni hala boğmak istiyorum. Ama ben deliyim . Sen kaçıksın . Belki de o yüzden .İkimiz de balatayı sıyırmışız.
*
Katy: Galiba seni seviyorum.
Daemon kıpkırmızı kesilmiş yanağımı öperken beni daha da sıkı sardı.
"Dememiş miydim ?"
Beklediğim yanıt değildi bu .
Daemon kıpkırmızı kesilmiş yanağımı öperken beni daha da sıkı sardı.
"Dememiş miydim ?"
Beklediğim yanıt değildi bu .
*
Daemon : "Şanslı olduğumu düşündüm. Çünkü kafamdan söküp atamadığım , canımdan çok kıymet verdiğim o kişi hala hayattaydı. Hala buradaydı . İşte, sen o kişisin. "
*
Katy: " Başka hiç kimse için böyle hissetmemiştim. Sanki yanındayken sürekli düşüyorum , sanki nefesim kesiliyor ve yaşadığımı hissediyorum ; öylece durup hayatın yanımdan geçtiğini değil .Bunları başka hiç kimseyle hissetmedim. "
*
Katy: "Evet , benim için çok değerlisin . Şükran Günü'nde benim için yaptıkların..beni.." Sesim çatladı. " Beni acayip sevindirdi. Seni hala önemsiyorum. Tamam mı ? Benim için çok değerlisin. O kadar ki , sözcüklere bile dökemiyorum çünkü kıyaslayabileceğim her şey yanında değersiz kalıyor. Hep seni istedim , nefret ederken bile istedim seni. Şu anda beni delirtsen de hala seni istiyorum. Her şeyin içine ettiğimi de biliyorum. Sadece sen ve ben için değil, Dee için de. "
*
Daemon : " Yalnız kalmana yüreğim dayanmadı , o kadar ."
*
"Okula senin için hediyeler getiriyor." Adam gözlerini kısarak başını arkaya yatırdı. "Hiç kimseye böyle davrandığını görmemiştim. Kış kardeşime bile."
"Hem ikiniz birlikte çok zaman geçiriyorsunuz." diye ekledi Dee.
"Hem ikiniz birlikte çok zaman geçiriyorsunuz." diye ekledi Dee.
*
Katy: (iç ses)
" Ondan , neredeyse canımı acıtacak kadar çok hoşlanıyordum. "
" Ondan , neredeyse canımı acıtacak kadar çok hoşlanıyordum. "
*
"Bunu yapmaya devam edemeyiz ." Sesim titriyordu. "Biz..."
"Birbirimizden hoşlanıyoruz." dedi , öne adım atıp masanın iki tarafındaki uçlarını tutarak . " Senden önce davranıp şunu söyleyeyim : Seni iyileştirmeden önce de birbirimizi çekici buluyorduk biz. Sıkıysa inkar et."
"Birbirimizden hoşlanıyoruz." dedi , öne adım atıp masanın iki tarafındaki uçlarını tutarak . " Senden önce davranıp şunu söyleyeyim : Seni iyileştirmeden önce de birbirimizi çekici buluyorduk biz. Sıkıysa inkar et."
*
Daemon: Özür dilemeye geldim.
Katy: Ne ? (Şaşırmış , afallamış , apışıp kalmıştım.)
Yine mi özür dileyeceksin ? Ne diyeceğimi bilmiyorum. Nutkum tutuldu.
Katy: Ne ? (Şaşırmış , afallamış , apışıp kalmıştım.)
Yine mi özür dileyeceksin ? Ne diyeceğimi bilmiyorum. Nutkum tutuldu.
*
"Orası anlaşılıyor."
Ayağa kalkıp yüzümü buruşturdum.
" Of ya, belki de k*çımı kırmışımdır. "
" Umarım kırmamışsındır . K*çının hayranıyım." Gülümsedi.
" Yüzün amma kızarmış. Düşerken çarpmadığından emin misin ? "
İnledim. " Senden nefret ediyorum."
Ayağa kalkıp yüzümü buruşturdum.
" Of ya, belki de k*çımı kırmışımdır. "
" Umarım kırmamışsındır . K*çının hayranıyım." Gülümsedi.
" Yüzün amma kızarmış. Düşerken çarpmadığından emin misin ? "
İnledim. " Senden nefret ediyorum."
*
Daemon aniden önümdeydi . İstemeden geriye bir adım attım.
"Seni öpmekten hoşlanmadığımı mı sanıyorsun ? O zamandan beri her saniye bunu düşünmüyor muyum sence ? Senin de düşündüğünü biliyorum . Gel , kabul et ." Midemin derinliklerindeki yaylar gerilmişti.
"Seni öpmekten hoşlanmadığımı mı sanıyorsun ? O zamandan beri her saniye bunu düşünmüyor muyum sence ? Senin de düşündüğünü biliyorum . Gel , kabul et ." Midemin derinliklerindeki yaylar gerilmişti.
*
Uçları kıvrık sayfalar tüm kitapseverlerin korkulu rüyasıydı.
*
"Daemon Black,"diye cevap verdi Daemon, benim yerime.
"Geceleri gözüne uyku girmeden hakkında fanteziler kurduğu erkek benim."
*
Tek kaşını kaldırdı.
- Bu yüzden benden aniden hoşlanmaya başladın.
- Senden daha önce de hoşlandığımdan adım gibi eminim , Kedicik.
- Göstermesini iyi biliyorsun o zaman.
- Doğru. (diye itiraf etti.) - Sana davranışlarımdan ötürü üzgün olduğumu da söylemiştim. (Derin bir nefes aldı.) - Senden hep hoşlandım. Bana orta parmağınla ilk kez hareket çektiğin andan beri.
- Bu yüzden benden aniden hoşlanmaya başladın.
- Senden daha önce de hoşlandığımdan adım gibi eminim , Kedicik.
- Göstermesini iyi biliyorsun o zaman.
- Doğru. (diye itiraf etti.) - Sana davranışlarımdan ötürü üzgün olduğumu da söylemiştim. (Derin bir nefes aldı.) - Senden hep hoşlandım. Bana orta parmağınla ilk kez hareket çektiğin andan beri.
*
Lesa: "Kimden hoşlanıyorsun".
Katy: Gözlerimi kapattım ve sonunda bunu sözcüklere döktüm. "Daemon."
Lesa: "Ah-ha !" Kalçasıyla bana vurdu. "Bekle. Neden karmaşıkmış? Daemon sana vurgun. Her halinde belli , hatta birbirinizin gırtlağına bastığınızda bile . Sen de ondan hoşlanıyorsun. Mesele ne o zaman ? "
Katy: Gözlerimi kapattım ve sonunda bunu sözcüklere döktüm. "Daemon."
Lesa: "Ah-ha !" Kalçasıyla bana vurdu. "Bekle. Neden karmaşıkmış? Daemon sana vurgun. Her halinde belli , hatta birbirinizin gırtlağına bastığınızda bile . Sen de ondan hoşlanıyorsun. Mesele ne o zaman ? "
*
Daemon: "Dikkati mi dağıtmayı bırak , Kedicik. Bahsime geri dönelim. Yılbaşına kadar bana çılgınca , sırılsıklam , geri dönülemez ve karşı konulamaz bir şekilde aşık olduğunu itiraf etmiş olacaksın."
*
Gözlerimi devirerek önüme döndüm. Daemon taş gibiydi ama aynı zamanda tam dayaklıktı ve bu , bazen taş gibi olduğu gerçeğini bile gölgede bırakıyordu. Ama her zaman değil.
*
Ama seviyordum onu.
Öküz de beni seviyordu.
Öküz de beni seviyordu.
*
HAYAL PEREST
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder