LUX 1 - / OBSİDİYEN
*
"Sıradaki soru?"
"Neden bu kadar dangalaksın?"
"Herkes bir konuda uzmanlaşmalı, değil mi?"
"Şey, harika bir iş çıkarıyorsun."
"Neden bu kadar dangalaksın?"
"Herkes bir konuda uzmanlaşmalı, değil mi?"
"Şey, harika bir iş çıkarıyorsun."
*
Daemon: "Ben seni iyileştirmeden önce de birbirimizi çekici buluyorduk.
Bunu inkar edemezsin çünkü ben... senden hep hoşlandım."
*
Daemon: "Birbirimizden hoşlanıyoruz . Gerçekten .
Bunu inkar edip durmamız çok aptalca değil mi ? "
*
Katy:(iç ses)
Ondan hoşlanıyor muydum ?
Belki.
Onu çekici buluyor muydum ?
Kesinlikle .
Ondan hoşlanıyor muydum ?
Belki.
Onu çekici buluyor muydum ?
Kesinlikle .
*
Ellerini duvardan aşağıya kaydırıp kalçalarımın yanında durdurdu.
Daemon: "Bence hiç aklından çıkmıyorum. Bir an bile."
Katy: "Aklını kaçırmışsın sen" Nefes nefese iyice duvara yaslandım.
Daemon: "Hatta muhtemelen benimle ilgili hayaller kuruyorsun." Bakışlarını dudaklarıma indirdi. Dudaklarımın aralandığını hissediyordum. "Bahse varım , ismimi defalarca defterlerine yazıyorsun , etrafına da küçük bir kalp çiziyorsun."
Güldüm.
Katy: " Ancak rüyanda Daemon. Düşüneceğim en son kişisin.."
Daemon: "Bence hiç aklından çıkmıyorum. Bir an bile."
Katy: "Aklını kaçırmışsın sen" Nefes nefese iyice duvara yaslandım.
Daemon: "Hatta muhtemelen benimle ilgili hayaller kuruyorsun." Bakışlarını dudaklarıma indirdi. Dudaklarımın aralandığını hissediyordum. "Bahse varım , ismimi defalarca defterlerine yazıyorsun , etrafına da küçük bir kalp çiziyorsun."
Güldüm.
Katy: " Ancak rüyanda Daemon. Düşüneceğim en son kişisin.."
*
Katy: "Seni çekici bile bulmuyorum." (Yalan! Ding! Ding! Yalan.) "Birazcık bile. Sen.."
Daemon bir anda önümde belirdi , yüzümden bir santim bile uzakta değildi.
Daemon bir anda önümde belirdi , yüzümden bir santim bile uzakta değildi.
Daemon: "Neyim ben ?"
Katy: "Cahilsin." (dedim geriye bir adım atarak.)
Daemon: "Ve?" (O da öne bir adım attı.)
Katy: "Kibirlisin. Kontrol manyağısın." (Geriye bir adım daha attım ama hala benim alanımdaydı ve yaklaşıyordu.) "Bir de , bir de.. hıyarsın."
Katy: "Cahilsin." (dedim geriye bir adım atarak.)
Daemon: "Ve?" (O da öne bir adım attı.)
Katy: "Kibirlisin. Kontrol manyağısın." (Geriye bir adım daha attım ama hala benim alanımdaydı ve yaklaşıyordu.) "Bir de , bir de.. hıyarsın."
*
Daemon : "İnsan kızları çekici bulup bulmadığımı mı soruyorsun?" diye sordu. Siyah , ıslak dalgalı saçları öne düşmüştü. Küçük su damlaları uçlarından akıp yanağıma düşüyordu. "Yoksa seni çekici bulup bulmadığımı mı soruyorsun ? "
*
Daemon: "Bir de bu saçmalıklarıma katlanmıyorsun,"diye ekledi , hafif bir kahkahayla.
"Bu huyuna bayılıyorum."
"Bu huyuna bayılıyorum."
*
Katy: "O halde neden dışarı çıkmak istedin ?" Taşı silkeledim ve sandaletimi geri giydim . "
Cevap vermekten kaçmak çok eğlenceli olduğu için mi ?"
Daemon: "Şey, kızdığında yanaklarının pembeleştiğini izlemek keyifli de ondan."
Ona dik dik baktım.
*
Daemon: "Hastalıklı olsa da sinirlenmeni izlemeyi seviyorum ama bunun yanı sıra başka soruların olacağını da tahmin ettim."
Daemon: "Şey, kızdığında yanaklarının pembeleştiğini izlemek keyifli de ondan."
Ona dik dik baktım.
*
Daemon: "Hastalıklı olsa da sinirlenmeni izlemeyi seviyorum ama bunun yanı sıra başka soruların olacağını da tahmin ettim."
*
Katy (iç ses):
Gerçekten de sadece birkaç saniye sonra bana yumurta ve pastırma dolu tabağı uzattı. Süper hızlı hareketler , mikrodalga eller derken , uzaylıları harbiden kıskanmaya başlamıştım.
*
" Delilik bu ama senden korkmuyorum."
" Korkmuyor musun ? "
" Hayır. " Güldüm ama sesim biraz isterik gibiydi , inandırıcılıktan tümüyle uzaktı. " Hiç uzaylıya benzemiyorsun! "
Bunu belirtmek önemli gibi görünmüştü.
Tek kaşını kaldırdı. " Uzaylılar neye benzermiş peki ? "
" Sana .. sana değil," dedim heyecanla . " Göz kamaştırıcı olmazlar. "
" Sence ben göz kamaştırıcı mıyım ? " Gülümsedi.
Ona kötü kötü baktım . " Kes sesini . Sanki bu gezegendeki herkesin , senin yakışıklı olduğunu düşündüğünü bilmiyorsun." Yüzümü buruşturdum , bu konuşmayı yapıyor olmak bile hayret vericiydi. " Uzaylılar - yani varlarsa tabi - koca gözlü ve cılız kollu küçük yeşil adamlardır ya da..ya da dev böcekler ya da yamuk yumuk küçük yaratıklardır."
Daemon kahkahayı bastı. " ET gibi mi ?"
" Evet ! ET gibi hıyar ! Bunu komik bulmana sevindim .Kafamı zaten yeteri kadar karıştırdığınız yetmezmiş gibi. Belki de kafamı falan çarpmışımdır."
" Korkmuyor musun ? "
" Hayır. " Güldüm ama sesim biraz isterik gibiydi , inandırıcılıktan tümüyle uzaktı. " Hiç uzaylıya benzemiyorsun! "
Bunu belirtmek önemli gibi görünmüştü.
Tek kaşını kaldırdı. " Uzaylılar neye benzermiş peki ? "
" Sana .. sana değil," dedim heyecanla . " Göz kamaştırıcı olmazlar. "
" Sence ben göz kamaştırıcı mıyım ? " Gülümsedi.
Ona kötü kötü baktım . " Kes sesini . Sanki bu gezegendeki herkesin , senin yakışıklı olduğunu düşündüğünü bilmiyorsun." Yüzümü buruşturdum , bu konuşmayı yapıyor olmak bile hayret vericiydi. " Uzaylılar - yani varlarsa tabi - koca gözlü ve cılız kollu küçük yeşil adamlardır ya da..ya da dev böcekler ya da yamuk yumuk küçük yaratıklardır."
Daemon kahkahayı bastı. " ET gibi mi ?"
" Evet ! ET gibi hıyar ! Bunu komik bulmana sevindim .Kafamı zaten yeteri kadar karıştırdığınız yetmezmiş gibi. Belki de kafamı falan çarpmışımdır."
*
Öne eğilip dudaklarını hafifçe aralarken gözlerinde şaşkınlık belirdi. " Galiba şimdi anlıyorum . "
" Neyi anlıyorsun ? " diye fısıldadım.
" Kızarmanı izlemek hoşuma gidiyor. " Başparmağıyla yanağımda daireler çizerken fısıldayarak konuşuyordu.
" Neyi anlıyorsun ? " diye fısıldadım.
" Kızarmanı izlemek hoşuma gidiyor. " Başparmağıyla yanağımda daireler çizerken fısıldayarak konuşuyordu.
*
Daemon bir an beni izledi , sonra da ağzı kulaklarına vardı.
" Benimle takılmak istemiyor musun ? "
" Ee , hayır . "
" Neden peki ? "
Gözlerimi devirdim . " Her şeyden önce , öküzün tekisin. "
Başıyla onayladı . " Olabilirim. "
" Benimle takılmak istemiyor musun ? "
" Ee , hayır . "
" Neden peki ? "
Gözlerimi devirdim . " Her şeyden önce , öküzün tekisin. "
Başıyla onayladı . " Olabilirim. "
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder